KUŞLAR DA GİTTİ- YAŞAR KEMAL




Bu romanı okurken aklıma ilk gelen soru şu oldu: Yoksulluk bu dünyadaki en ağır şey mi? Sanırım öyle. Karşı çıkanlar olabilir ama benim fikrimce öyle. Çünkü başka hangi türde acıları olursa olsun insanın, yoksullukla birlikte iyice katmerleniyormuş gibi geliyor çektikleri. Bu yüzden de işte bizim edebiyatımız da mutlaka kıyısından köşesinden de olsa değinir hep o yokluğa, bilir belki de bizim milletimizin bam teli hep orada titrer, hep yokluk çekmiştir çünkü Anadolu, çünkü yoktur işte, yok olan, olmayan şey, çaresiz olunan...Türetilebilir yüzlerce.

Bu kısa roman, Yaşar Kemal'in tefrika edilmeden yayınlanan ilk romanı. Kısa roman bana göre mükemmel bir şey, 79 sayfa ne kadar da çok şey anlatıyor bizlere.

İstanbul'da kuş yakalayıp azat buzatlık satmaya çalışan bir grup yoksul çocuğu anlatıyor, çocuğu anlatırken insanlığı da anlatıyor, insanlığın ne zaman yitip gittiğini sorgulatıyor bizlere. Peki azat buzatlık kuş ne demek? Eskiden çocuklar İstanbul'da meydanlarda, cami önlerinde, parklarda kuşları yakalayıp satarlarmış. Alan kişilerde 'Azat buzat beni, cennet kapısında gözet beni' diyerek  salıverirlermiş. Özgürlüğüne kavuşan kuşların onları cennet kapısında gözeteceklerini düşünürlermiş.

Çok duygu yüklü bir roman, Yaşar Kemal'in de en çok okunan dördüncü romanıymış.

Size kitaptan birkaç alıntı:

"Bir mavi kuş vardı, o zamanlar, şimdi gelmez oldu, kökü kesildi zaar. Küçücüktü, bir başparmaktan az iriceydi. Belkide daha iriydi de, insanın kafası makina değildir ki, küçüğü büyük, büyüğü küçük anımsar. Som mavi, güzel, biçimli gagalı, iri kapkara gözlü, lekesiz, yanardöner mavide bir kuştu. Mavisi insanın yüzüne gözüne bulaşır, içinde bir aydınlık seli gibi boşanırdı. Dünya aydınlık, güzel, sevinçli bir som mavide balkırdı. Kuşlar geceyi, ay ışığını bile mavilerdi."


" İnsanlık öldü mü? dedim.
Yok dedi, "ölmedi, ölmedi ama, bir şeyler oldu, başka bir yerlerde sıkıştı kaldı herhalde?"
Nerede kaldı acaba?"
Mahmut'un yüzü bir sevinç ışığında şakıdı. İnsanlık belki Mahmudun bu ağız dolusu gülüşünde, bu yürek dolusu sevincindedir, kim bilir, belki...
'Kuşlar da gitti' dedi Mahmut."


Yaşar Kemal romanını yazarken kuşlar çoktan gitmişlerdi, biz bugün hala bu romanı okuyorken artık kuş değil gökyüzünü bile göremez durumdayız değil mi? Kimbilir belki gelecek nesiller yeniden bulur kuşları, biz bulamadık. Belki yine maviye balkır gökyüzü.

Keyifli okumalar.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Benden-DEVAM ET

Hissediyor musunuz siz de bilmiyorum? Her an değişiyor ve dönüşüyoruz. İyiye veya kötüye. Direksiyon bizde, nereye kıracağımız bize bağlı...